İsrail işgali altındaki Filistin dahil Arap Birliği Örgütü üyesi 22 ülke var.
“İslam Ülkeleri İşbirliği Örgütü”nün üye sayısı 58.
Bu ülkelerin bazılarında demokrasi ve özgürlük yok, birçoğunda ise demokrasi problemli.
Ama neredeyse hepsinin ortak paydası güçlü istihbarat geleneğine sahip olmaları.
Birçoğunda iktidar istihbarat gücü ile ayakta kaldı, kalıyor.
Birçoğunda iktidarlar CIA, MOSSAD ve MI6’nın desteğini alıyor.
Özellikle Afrika ve Körfez ülkeleri..
Diğerleri kendi CIA, MI6, MOSSAD ve bazen de KGB’lerini kurdu.
Gestapo’yu da unutmamak gerek.
Örneğin Suriye, Irak, Mısır, Yemen, Tunus ve benzeri ülkelerin namı- diğer el-muhaberat’ları..
Saddam, Hafız Esad, Bin Ali, Mübarek ve Şahinşah yani Şahların Kralı Pehlevi…
Saddam’ın oğlu Kusay, Hafız Esad’ın kardeşleri, Mübarek’in Ömer Süleyman’ı, Yemenli Ali Abdullah Salih’in oğlu, damadı ve üvey kardeşleri ve son olarak Şah hazretlerinin ünlü SAVAK’ı.
Hepsi de sınırsız, mutlak ve sorgulanmaz yetkilerle donatılmıştı.
Onlar devlet idi.
Devlet denilen o ucube aygıtın gücü ve adına yapamayacakları hiçbir şey yoktu.
Hepsinin ortak silahı muhbirler ordusu…
Milyonlar muhaberat için çalışır, çalıştırılır, çalışmak zorunda bırakılır.
Lidere yani Führer’e tapmak, korku ile aşılanması gereken temel virüs’tür.
Bunun için El-Muhaberat’lara her şeyi gözetleme, sorgusuz sualsiz tutuklama, sorgulama, işkence yapma, adam öldürme, toplumda her şeyi kontrol edip denetim altında tutma yetkisi verilir.
Verilmezse de alınır.
Hem de hiç kimseye hesap vermeden.
Hukuku kullanan da oluyor.
Tıpkı CIA gibi.
Vatan, millet ve dolar için her şey mubah.
Bush seçim ile gelir ama Afganistan ve Irak’ta yüz binleri öldürür.
Yanına MI6’lı Blair’i almayı da unutmaz.
CIA ise kuleleri havaya uçuracak 15 Kaide’ciyi önceden bilmez!.
Ama istenildiğinde Bin Ladin’i bulur ve ortadan kaldırır.
Müttefik liderler dahil herkesin telefon ve yazışmalarını tape’lemek ekstra bir görev.
Her şey demokratik hukuk devleti usulleri içinde!
Ya da hukuk onlara göre ayarlanır.
Her şey çok acımasız, rezil ve iğrenç.
Kendilerini yaratanlara karşı bile.
Kennnedy’yi bile öldürdüler.
Sonra da şu ‘derin devlet’ dedikleri kavram çıktı ortaya.
Mübarek’i satan istihbarat başkanı Ömer Süleyman. Adam geçen sene grip oldu ABD’ye gitti cenazesi geldi.
İstihbaratçı Bin Ali’yi ülkeden kaçması için ikna eden kendi istihbarat şefi..
Kaddafi’yi en yakın arkadaşı, istihbarat başkanı ve son görevi Dışişleri Bakanı olan Musa Kusa sattı.
Kusay ve abisi Uday’ı Amerikalılara satan kuzenleri.
Diğerleri bundan farklı değildi.
Suudilerin namı-diğer istihbarat şefi Bender Bin Sultan karabatak gibi. Bir görünür sonra kaybolur ama her zaman çok tehlikeli.
Coğrafyanın tümünde bir sorun var : Belki de genetik !
22’si Arap 58 Müslüman ülkenin ezici çoğunluğu muhaberat devleti.
Bazılarında tek, başkalarında ise birden fazla istihbarat örgütü var.
Hepsi de iktidarın hizmetinde ve iktidara karşı olan herkesi korkutup sindirmek için görev yapar.
Hem de hak ve hukuku tanımadan.
Bazen onlar için özel hukuk yazılır. Çoğu zaman da yazmaya gerek kalmaz.
İçte ve dışta yapamadıkları hiçbir şey yok.
Çoğu zaman ülkeleri onlar yönetir.
Hepsinin hocası ünlü Siyasetname’nin yaratıcısı Nizamülmülk.
Adam Selçuklu devletini güçlü ve yaygın istihbarat ile uzun süre ayakta tutmuştu.
Sonunda namı-diğer Hasan Sabbah’ın adamları haşhaşiler tarafından öldürüldü.
Tabii tarihsel hikâye doğru ise.
Ne demiş Mehmet Akif :
Okumaya devam edin ‘Muhbirler ordusu’
Son Yorumlar