Önce kedi seveceksin.. köpek ya da.. aklına ne gelirse; ama bu sevgiyi kendini pazarlamak için değil, içinden geldiği gibi yaşayacaksın.. ağacı, ormanı seveceksin..
Yaşadığın toprağı.. vatanını, milletini seveceksin..
Korkma!. kendine ait değerleri sevmen seni küçültmez.. yetersiz kılmaz.. zira kendine yakın olanı sevmeyenin, uzağı işaret etmesi.. sahi sana bile inandırıcı gelmiyor değil mi..
işte bu yaratılmış ‘derin kompleks’dir !.. Batı’nın Doğu!ya biçtiği rol.! ve Doğu’lu olanların bazıları.. genellikle çoğu ve genellikle çıktığı deliği beğenmeyenlerin içine düşürüldüğü derin bir çukurdur bu !. delik.. hep aynı deliktir aslında, taa en başından beri..
diğerinin yanındaki delik.. İnsan kalabalıkları var-olduğundan beri, hep aynı çukura düşmesini iyi becermiştir !.
Her fırsatta kendi insanını yerin dibine sokmak!. kendi insanından utanmak!. ve böylece Batı’ya daha yaklaştığını hissetmek.. ben buna ‘hizmetçinin kızı sendromu’ diyorum.. arkadaşlarıyla katıldığı bir partide camları silen annesini tanımazlıktan gelen tipik Türk Filmi senaryosu misali..
ve bu kız günün birinde ‘pop’çu, ‘rock’çu oluyor !.. ne acı değil mi.. üç tane caf-caflı kelimeyle harmanladığı.. ve genelde de cuk diye oturmayan; ancak aynı kafaların nasılsa oturttuğu halojenli cümlelerden bir iki lakırdı.. bir iki ‘underground’ esinti!. O kız şimdi oldu size ‘AYKIRI’ !.
olsun.. bu ‘derin komplekse’ düşmek bir tek onun suçu olmasa gerek.. en başta eğitim sistemi ve o sistemin hocalarına bakmak gerek !. Göreceksiniz ki,; virüs en önce oralara sirayet etmiş ve oradan toplumun damarlarına enjekte edilmiştir !..
Yabancı dille eğitime karşı çıkan bizlere diyorlar ki; “bütün arşivler, önemli dokümanlar ingilizce, bu dili öğrenmeden nasıl bilgilenecek bu çocuklar..!!!” biz.. ya da ben her defasında diyoruz ki (ben) “ulan öküzler !. yabancı dil öğretmeyin demiyoruz ki !. biz size yabancı dille eğitim olmaz diyoruz !.. siz bunu anlamayacak kadar öküzseniz, biz.. ya da ben, ne yapabiliriz onu düşünmekteyi(m)-z !..”
Yabancı dille eğitim başka bir şey, yabancı dil eğitimi başka..
Rahmetli Oktay Hoca (Sinanoğlu) ömrünü verdi, yine de anlatamadı.. olsun biz kaldığı yerden devam edeceğiz.. bizden sonrada devam edecekler olacaktır elbet.. şimdiden bana söz veren gençler bile var, kızlı erkekli pırlantalar..
Bana soruyorlar.. ‘’neden bu ‘aykırı’ sözcüğü üzerinde çok duruyorsunuz’’ diye.. bu yazı vesilesiyle ufak olsa da detaya girmeden yanıtlayayım.. belki bazı aklı evveller anlar ne demek istediğimi.. öncelikle benim gençliğim hard metal dinlemekle geçti!. halen dinlerim.. şimdiki bazı züppeler henüz Sıraselvileri koruluk bir alan sanırken, biz-ben ‘Y.. Bizans’da onların ağabeyleriyle.. ablalarıyla körebe oynuyorduk!. Ahmet Hakan’lar henüz ‘h.. cafe’ye takılmazken, (henüz oranın sahipleri yokken) büyüktür benden ama.. geç açıldı onlar; zaten geç kalmışlıklarının acısını çıkarmaktalar..
daha ‘on yedi’.. ‘on yedi’..
Şimdiki ‘bors..’, o zamanlar asıl yerindeydi.. buzlu bademciler akşam gün batımını kovalardı orada.. Twen..’de sobelediklerimi saymayayım burada.. sanayi oradaydı.. ağır sanayi..
İzmit’te ilk metal aksesuar satan mağazanın sahibi bendim.. ortağım Yaşar’la.. alın size aykırı adam!.. halen daha gram değişmedi.. bildiğiniz ukala dümbeleği Yaşar!.. Akmar’da az sabahlamadık!.. ama öyle bedava ‘aykırı’ değil!. Nihilizm’den girer, melamilikten çıkar; nereden girdi, nasıl çıktı ruhun duymaz.. beş dakikada aklını alır!.
Yani babacığım.. diyeceğim o ki; biz-ben ‘aykırı’yım diye ortada dolaşanların gözünden.. bilemedin sözünden ne menem bişey olduklarını anlarız.. öyle ezberlenmiş iki lakırdı.. iki şekille olmaz bu işler.. bu işler yaşam biçimidir, öyle sonradan olunmaz.. edinilmez..
İşte ben bu yüzden takıntılıyım bu mevzuya.. ömrümü yedim!. bi bok olamadım.. olanı da görmedim.. daha geçen bir arkadaşımızı kaybettik.. altıncı sınıfta ‘tıp’bı bıraktı bu çocuk!.. sebebi neydi biliyor musunuz?. Kendi cümlesiyle örnekleyeyim.. ‘’suç babamda değil’. Suç, İstanbul’da değil!. Suç, Türkiye’de.. dünyada değil!. baba suç benim suçum, mevzu derin ben ne yapayım.. si..ret gitsin’’!. yani..
Aykırı doğdu !. aykırı yaşadı !. ve öyle de öldü.. bir başına !..
Yeşiller partisini İzmit’te kurma girişiminde bulunan ilk bizdik!.. sonra ab’nin kuyruğu olduğunu anlayınca ilk si..ri çeken de biz olduk!.. diğer yeşillere dalalım dedik, (radikal yeşiller) bi arkadaşa bakmaya içeri girdik.. çıktık hemen.. şimdi lgbt oldular sanırım.. bi de i eklediler sonlarına.. tabi İbrahim Eren’e ne oldu bilmiyorum açıkçası.. seksenlerin en hızlısı oydu..
Şimdi iki tane baldırı çıplak ‘g..tüm’ kalkacak iki tane ‘sevgi-barış-kardeşlik’ dedi diye ‘aykırı’ olacak!.. s..trin oradan..
Aykırı adam!. ya da kadın sistemin dışındadır.. sistemin araçlarıyla, sistemin sponsorluğuyla ahkam kesmez.. saçını uzatan ‘aykırı’.. hadi oradan.. çoğu internette karı-kız peşinde.. akşama kadar ‘ho.. cafe’de otur.. ‘starbucks’ta ya da.. oradan sistem eleştirisi yap!.. kucağına oturmuşsun, daha neyi eleştiriyorsun, be mübarek..
Ez cümle şunu demeye çalışıyorum.. tamam aykırısın.. farklısın.. halktan daha ileride, daha bir farkındasın olan bitenin.. e be öküz!. biz bugün bu ülkeyi ve de bu Milleti savunma durumuna geldiysek ve hatta ileriye gidip devleti bile savunur durumdaysak.. orada durup düşüneceksin!. demek ki işin içinde başka bir iş var!..
Yaşar bile ‘devleti’savunuyorsa.. evrensel mesaj vermekle bu iş olmuyor demektir!.. ki Yaşar vatansızlığı savunan bir adam olduğu halde.. sen ne b.. biliyorsun da ‘aykırı’yım ayaklarıyla yuvarlak cümleler kuruyorsun!. dümbelek!..
Bugün ‘ulus devlet’i savunmak.. daha da ileriye gideyim, ‘anarşist’ler için bile gerekli hale gelmiştir!. Yukarıda anlattığım dönem itibariyle ‘devlet düşmanı’ ve hatta ‘devlet mekanizması’na karşı çıkan ben bile ‘devlet’i savunuyorsam.. kereta, sen haydi haydi savunacaksın!.. çünkü bugün ‘devlet’in yerine konmak istenen ‘milliyetsiz ve de vatansız toplumun-toplumların içine düşürüldüğü en büyük.. ve en etkileyici tuzak ‘evrensel’lik ayağıdır !..
‘’sevgi-barış-kardeşlik’’!. bu kelimeler işin reklam ve promosyon kısmıdır.. sınırsız özgürlük!..
dünyayı kana bulayanların sınırsız bir özgürlüğe izin
vereceğini düşünmek, en ucuz tabirle ahmaklıktır..!!!
İşte kimse bu ahmaklığı topluma ‘aykırı’lık diye sunamaz !..
Bugün ‘aykırı’ olmak.. ‘evrensel düşünce’ diye dayatılan algı biçimine karşı durmakla olur!.. medya ile parelel ‘aykırı’lık olmaz!.. cola’nın, vodafone’nun sponsorluğunda rock festivali olmaz!. Rock bir başkaldırıdır!. İsyanı temsil eder!.. böyle traji-komikliklerle ‘aykırı’lık olmaz.. çocuk ne bilsin, büyüklerinden ne gördüyse onu yapıyor..
Biz şimdi bunları anlatmayalım mı gençlere.. bilmesinler mi doğrunun ne olduğunu.. yoksa doğruyu Ahmet Hakan’lardan mı öğrensinler!..
Bugün insanoğlu’nun elinde kalan yegane değer ‘ulus devlet’tir!. paramparça olmuş hallerini bile korumaya çalışmalıyız..
‘devlet’!. evet, en büyük çetedir.. ancak; canavarlaşan liberalizm onu bile istememektedir.. gerisini siz düşünün!. İşte buradan geriye dönüp, Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘devletçilik’ ilkesine atıf yapmamak olmaz!.
DEHA, o zamandan görmüştür bugünleri.. ve yarınları..
Bugün dikkat ediniz, sistemin her yerinden beslenen zevat.. enteresandır ‘evrensel mesaj’ kaygısı içindedir!.. işte bu da, yeni sistemin ‘evrensel düşünce’yi nasıl kullandığının açık işaretidir!.. bu cümle bile, art niyetsiz olanlar.. ya da kompleksine yenilmeyenler için anahtar niteliğindedir!.
Bütün dünyaya şöyle bir bakın.. ne denli ‘aykırı’.. ya da ‘aykırı’ olduğu savıyla topluma sunulanlar varsa.. hepsinin durumu çok iyidir!.. zengindirler açıkçası..
dizi filmlerden bölüm başına 60-80 bin (haftalık yani) cukkala.. ondan sonra evrensel mesaj ver.. emek de.. sosyal adalet de.. hdp de.. hastir oradan.. sen ve gibilerin sistemin dibisiniz be!.. bi de sistem eleştirisi yapacaksınız!.. hastirin oradan..
Ulan, ‘aykırı’ adam.. ya da kadın ‘anarşisttir zaten.. yani sistemle kavgalıdır!.. hem sistemden beslenip, hem aykırı olunur mu!..
İşte ben bu yüzden sinirliyim.. bunların aykırılığı, korsan!.
Aykırı adam.. ya da kadın!.. Vatanını, Milletini sever.. nedenini bilir misiniz!.. sistem tersini istediği için!..
Aykırı adam!. ters adamdır.. yarın ne olur bilemem.. bildiğim tek şey; yıkılmak istenen ne ise, sahip çıkılması gereken odur !.. anarşizm bile bunu böyle yazar..
yani elinde molotof.. yüzleri maskelileri anarşist
sananlar, çok yanılıyorlar..
hiç bir anarşist emperyalizmin uşaklığını yapmaz..!!!
bu da dip not olsun, ‘A’ harfini duvarlara kazıyan
ergenlere..
Aykırı adam.. ya da kadın.. vatanını korurken hayatını kaybedenle.. emperyalistlerin köpekliğini yapanların leşini bir tutmaz.. (üzülür elbette, insani bir durum; çünkü ortada büyük bir oyun.. büyük bir ‘tezgâh’ vardır !. )
Yani kısaca ‘aykırı’ olmak, öyle ucuz bir şey değildir.. ezberletilmiş iki-üç cümle ile olunmaz.. hele sistemle barışık hiç olunmaz.. önce, ele geçirilmiş iktidarlarla (hukümet) devleti ayırmayı bileceksin!..
Tayyip tuzağına düşüp, hdp’nin kucağına oturmakla da ‘aykırı’ olunmaz.. olunsa olunsa fahişe olunur!..
Ben aslında günlük hayatında ya da farklı konularda yazarken argo ya da küfür kullanan bir adam değilimdir.. ukala da değilimdir; ancak yazılarımda ukalalık olarak değerlendirilen (bazılarınca) yazım tekniğim tamamen halkı aşağılayanlarla olan hesabımla ilgilidir!.. Yani tercih ettiğim bir seçim ya da tutum değildir!.. beni ‘ego’ ile suçlar aşırı sevenlerim!. oysa ‘ego’ ile öz-güven’in nerede birleştiği ve nerede ayrıldığını da iyi bilirler.. ama dedim ya; beni çok severler, diye.. sevdiklerinden olsa..
ben de onları çok seviyorum..
onlar grup..
ben tek başımayım.. her zaman.. daima..
durun yazıyı evrensel hale getireyim..
always…
NOT : Evrensel düşünce eleştirim, bu yüzyıl itibari ile dayatılan ve yeni dünya düzeni’nin ilerleyişine ön-ayak olan tarafıyla ilgilidir!. yoksa evrensel manada, ‘sevgi-barış-kardeşlik’ ve benzeri tüm insanî kavramların yaşatılması ve hakim kılınması bizim-benim yegâne dileğimdir !.. hatta yazma amacımdır !.. ancak itliğin kitabını yazanların ‘barış’ kelimesini kirletmesine engel olmak ve aradaki farkı ortaya koymak!.. bu da görevimiz olmuştur..
ayrıca ;
Okumaya devam edin ‘DAİMA & ALWAYS.. ve de Evrensel Düşünce…’
Son Yorumlar